MONTRÉAL, le 25 nov. 2011 /CNW Telbec/ – Le maire de Montréal, M. Gérald Tremblay, a reçu aujourd’hui à l’hôtel de Ville M. Enrico Macias, qui séjourne présentement dans la métropole dans le cadre du Festival Séfarade de Montréal 2011. Pour l’occasion, M. Macias a signé le livre d’or de la Ville, puis un certificat de reconnaissance et une sculpture l’Homme de la paix lui ont été remis. Chanteur, compositeur, artiste et ambassadeur de la paix à l’ONU, Enrico Macias a marqué la chanson française grâce à son talent artistique et à une série de succès populaires, en plus de s’investir avec conviction dans la promotion de la paix entre les peuples.

« Quel plaisir que d’accueillir à Montréal un homme qui, non seulement a laissé son empreinte dans le monde de la musique, mais qui a également œuvré afin de faire de notre planète un monde plus harmonieux. Ses qualités d’ambassadeur de la paix sont inspirantes et se conjuguent parfaitement avec les valeurs de respect et d’ouverture qui sont souvent associées à notre métropole et aux gens qui y habitent. Le Charte montréalaise des droits et responsabilités est d’ailleurs un bon exemple de ces valeurs, notre métropole étant la première ville nord-américaine à se doter d’une charte municipale des droits et responsabilités », a indiqué le maire de Montréal.

Figure marquante de la chanson française des années soixante, Enrico Macias célèbre ses 50 ans de carrière artistique à l’occasion du Festival annuel Séfarade de Montréal. Humaniste reconnu, Enrico Macias œuvre à la promotion de la paix et a participé à plusieurs missions menées par diverses organisations, dont l’UNESCO. En outre, il fut nommé Ambassadeur de la paix en 1997 par Kofi Annan, alors secrétaire général des Nations Unies et se vit remettre la Légion d’honneur en 1985 par le gouvernement français.

À propos du Festival Séfarade de Montréal
Fenêtre grande ouverte sur la beauté artistique de la communauté séfarade, le Festival revient cette année en force avec un éventail de spectacles et d’événements originaux à ne pas manquer. L’édition 2011, qui se tient du 12 au 27 novembre, met en évidence l’apport important de la culture séfarade sous toutes ses formes et ses couleurs.

Hôtel Hayatt | Dimanche, 27 Novembre 2011 18:00

Une soirée-spectacle animée par Sonia Benezra et Marc Kakon, pour célébrer à la fois le musicien et l’homme engagé.

En présence de nombreux invités surprise.

Cet artiste et ami français qui chante l’amour, la fraternité, le rapprochement entre les cultures et les peuples depuis plus de quarante ans, est également ambassadeur pour la Paix auprès des Nations Unies. Accompagné de ses musiciens et d’un orchestre symphonique sous la direction de Tom Cohen, Enrico Macias présentera en grande première nord-américaine, son plus récent spctacle inspiré de son nouvel album.

Réservez dès à présent  votre soirée du 27 novembre

Bar ouvert-Cocktail-Dîner-Hommage et Spectacle

Cocktail  à partir de 18h00
Voir le site du Festival Sefarad de Montréal : ICI

 

Située à l’est de l’Algérie, Constantine, troisième ville du pays, n’a pas une image canaille comme Oran. Morne et compassée, disent ceux qui ne la portent pas dans leur coeur. Elle pue la religiosité, ajouteront d’autres. Juchée sur une falaise, l’ancienne capitale de la Numidie semble narguer le visiteur, tandis que ses nombreux ponts baptisés de noms de saints donnent le vertige. La cité n’en demeure pas moins l’une des capitales du malouf, cette école de musique arabo-andalouse rapatriée d’Espagne après la chute de Grenade, en 1492. Elle partage cet héritage avec Tunis et Tripoli et a longtemps abrité, jusqu’en 1987, un festival qui rendait hommage à ce style de musique un peu moribond. Les noubas ou suites (treize et des poussières en tout) qui caractérisent la tradition constantinoise relèvent du bel ouvrage. Les Ottomans qui sont passés par là y ont laissé aussi quelques traces admirables, donnant à penser qu’à Constantine, on s’adonnait à la fusion avant l’heure. Raymond Leyris, beau-père d’Enrico Macias, y fut pour beaucoup.

Né le 27 juillet 1912 d’un père juif chaouï aisé et d’une mère française, il fut abandonné par cette dernière après la mort de son géniteur, sur le front de la Somme. Recueilli par une famille juive très pauvre, le petit Raymond en hérita un aspect rigoureux, fait d’humilité. Dans une photo d’époque, on le voit poser, à l’âge de 15 ans, en costume local, clin d’oeil à une tradition qu’il s’emploiera toute sa vie à réhabiliter. Ses professeurs furent les légendaires Cheikhs Chakleb et Bestandji et son orchestre comptait notamment Enrico Macias et son père Sylvain, ainsi que le fabuleux violoniste Nathan Bentari. Entre 1956 et 1961, alors au sommet de son art, il enregistra près de trente 33 tours, auxquels s’ajoutent les multiples 78 tours gravés auparavant. Celui qu’Enrico Macias désigne comme son « chanteur préféré » et dont il a épousé la fille, Suzy, fut assassiné dans un souk de Constantine le 22 juin 1961, sans doute par un détraqué qui voulait faire fuir la communauté juive. Vénéré par tous les grands noms du malouf, le Cheikh reste encore aujourd’hui la référence majeure du genre. Le livre signé Bertrand Dicale le rappelle pertinemment.

Rabah Mezouane

Article paru sur le site www.mondomix.com ICI

[dailymotion]http://www.dailymotion.com/video/x3d1lt_cheikh-raymond-leyris-malouf-consta_music[/dailymotion]

[dailymotion]http://www.dailymotion.com/video/xlok4i_bertrand-dicale-cheikh-raymond-une-histoire-algerienne_news[/dailymotion]

Avant de s’installer dans les Alpilles, Charles Aznavour a fréquenté assidûment la Côte d’Azur. Ambiance nostalgique d’une époque formidable

EN JUIN 1980 LE TEMPS DES PLAISIRS PARTAGES ENTRE ENRICO MACIAS ET CHARLES AZNAVOUR EN VACANCES DANS LA PRESQU’ILE

Photo HERVE NEDELEC pour Nice Matin

Ünlü organizatör Erkan Özerman, 50 yıllık dostu, dünyaca ünlü Fransız sanatçı Enrico Macias’la AKŞAM okurları için çok özel bir röportaja imza attı. Van depremi, Türkiye’ye olan sevgisi ve özel hayatıyla ilgili konuşan Macias, eski aşkı Ajda Pekkan’ı gazetede gördüğünü ve tanıyamadığını itiraf etti

 

– Erkan Özerman: Van depremiyle ilgili gazetelere hemen bir açıklama yapmıştın. Paris’te ne yapmayı düşünüyorsun?
– Enrico Macias:

İstanbul’a sevgisini müziğiyle anlattı
13 Eylül’de Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Tiyatrosu’nda hayranlarıyla buluşan Enrico Macias, ‘İstanbul Seni Seviyorum’ adlı şarkısıyla sürpriz yaptı. Macias, ilk kez konser sırasında seslendirdiği şarkıyı, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’a armağan etti. İstanbul’u çok içten bir şekilde anlatan şarkının sözlerinin Fransa’nın en büyük şarkı sözü yazarı şair Michel Jourdan’a ait olduğunu söyleyen Enrico Macias, ‘Şarkının bestesi Selami Şahin’e ait. Bu da bir ilk sayılır, çünkü ilk kez bir Türk bestecisinin eserini seslendiriyorum’ dedi.

Ajda Fransa’da kalsaydı dünya starı olabilirdi
Özerman: Türkiye’ye ilk gelişini anlatır mısın?
Macias: İlk konserimi 1962’de yapmıştım. Hiç unutmam beni bir günde 3 konsere çıkarmıştın. Büyük Sinema’da 2 konser ve Ankara Palas’ın gece kulübunde şarkı söylemiştim. Eşim Suzzy’yle gelmiştik. Daha sonra İstanbul’da Kervansaray’da 3 gece için anlaşıp 3 haftaya kadar uzatılmıştı. Bir konserimde Taksim Belediye Gazinosu’nda iki gece gala yapmak için Dalida’yı getirmiştin. Fransızların Mısır asıllı süperstarı Dalida’yla hem Fransızca hem Arapça konuşmak çok büyük sürpriz olmuştu benim için. Çok büyük bir sanatçıydı ama her zaman iddia ettiğim bir şey var: Ajda Fransa’da yaşamayı kabul etseydi o da Dalida gibi kendini tüm dünyaya kabul ettirebilirdi. Sesi, fiziği ve sahne performansı harikaydı.
Article paru sur AKSAM.COM ICI

Un ami turc francophone peut il nous traduire cet article ? Merci d’avance

12 yıl önce İzmit depremi için Paris Olympia’da, Fransız ve Türk sanatçılar bir konserde buluşmuştuk. Kazanılan parayla İzmit’te yıkılan bir ilkokul onarılmıştı. Niçin yine tekrarlamayalım?
OSMANLI KÜLTÜRÜM VAR
– Özerman: Türkiye’ye karşı çok derin ve müşterek hislerin var. Bunun sebebi nedir?
– Macias:
Doğup büyüdüğüm şehir Cezayir’in Konstantin şehri. Orası da bugünkü Türkiye gibi vaktiyle Osmanlı İmparatorluğu’nun bir parçasıydı. 500 yıl önce İspanya’yı terk etmek zorunda kaldığımızda bizi sadece Sultan 2. Beyazıt kabul etti ve atalarımızın huzur içinde yaşamalarını sağladı. Daima Cezayir kökenli Fransız olduğumu söylerim, ancak ilave ederim ki Osmanlı kültürüyle büyümüş bir Yahudi ailenin çocuğuyum ve Osmanlılı olduğumu da hiç unutmam.
BENİ TÜRKİYE KEŞFETTİ
– Özerman: Türklerin ve Türk Yahudileri’nin kalbinde çok önemli bir yerin var. Bu bağlılık nasıl oluştu?
– Macias: Türkiye beni 1960’larda Fransa’dan ve hatta dünyadan önce keşfetti ve büyük bir star olarak bağrına bastı. 800’e yakın beste yaptım, 300’den fazlasını plağa okudum. 84 şarkıma Türkçe söz yazılmış ve bunların hepsi de çok sevilmiş. Özellikle Ajda Pekkan’ın repertuvarında herkesten fazla eserim var. Yeliz, Nilüfer ve Tanju Okan gibi usta isimler çok güzel sesleri ve yorumlarıyla şarkılarımı Türk halkına sevdirmişler.
AŞKIMIZ MED-CEZİR GİBİYDİ
– Özerman: Ajda Pekkan’la yıllardan süre gelen bir aşk hikayen var ve bu aşk hala magazin dünyasının vazgeçemediği haberler içinde. Ona hala aşık mısınız?
– Macias:
30 yıl sonra bile konuşuluyorsa o olay, gerçekten muhteşemmiş. Saklanacak bir şeyimiz yoktu, birbirimizi sevmiş ve büyük bir aşk yaşamıştık. O günleri anımsıyorum; Paris çalkalanıyordu bu haberle. Yansımaları İstanbul’a kadar geldi. Aşkımız, med-cezir gibi bir gitti, bir geldi. Şimdi sahiller sakin, hem de çok sakin. Geçenlerde bir Türk gazetesinde çok güzel sarışın bir kadının resmini gördüm ve ‘Kim bu kadın’ diye sordum. Bana ‘Ajda’ olduğunu söylediler. Defalarca baktım resme. Benim tanıdığım kadına hiç benzemiyordu. Yine de gerçeği söylemek gerekirse, genç ve çok güzel bir kadın fotoğrafıydı.
– Özerman: Aynı zamanda Birleşmiş Milletler Sulh Elçisi unvanına sahipsin. Dünya barışı hakkında ne söylemek istersin?
– Macias:
Egoist olmayan, paylaşmayı bilen toplumlar sulh içinde yaşarlar. Türkler Atatürk’ten dolayı bunu daha iyi bilirler. ‘Yurtta sulh, cihanda sulh’… İşte bunu yakalamak için hoşgörü ülkelerini yaratmak lazım.

 

12.11.2011

Van depremi sonrası yardım konseri talebinde bulunan Enrico Macias, teklifini yineledi: 12 yıl önce Marmara depremi için verdiğim konseri Van için de yapabilirim »

Cezayir asıllı Fransız şarkıcı Enrico Macias; Van depremi sonrasında, organizatör Erkan Özerman’a mesaj göndererek « Türk halkının acısını paylaşıyorum. Ne gerekiyorsa yapmaya hazırım » demiş ve yardım konseri teklifinde bulunmuştu.

DUYGULANDIM
Bu önerisinin, Türk basınında geniş yer alması ise ünlü şarkıcıyı çok heyecanlandırdı. Enrico Macias, SABAH’ta manşetten verilen haberini okurken çok duygulandığını belirtip şunları söyledi: « 12 yıl önce çok güzel bir konser çalışması yapmıştık. Her zaman Türkiye’de yapılacak yardım kampanyalarına katılmayı isterim. Türkiye’nin acısını gönülden paylaşıyoruz. Erkan Özerman’a daha önce de ilettiğim gibi depremzedeler için yapılacak olan yardım konserlerinde yer almaya hazırım. »

Article paru ICI

Enrico Macias a envoyé ce message a son ami Erkan Ozerman : «Je partage la douleur du peuple turc. Je suis prêt à faire ce dont vous avez besoin »

Il réitère sa proposition de faire un concert en faveur des victimes du tremblement de terre de Van